Close Menu
    Facebook X (Twitter) Instagram
    DataKapital Blog
    Facebook X (Twitter) Instagram
    • İş
      • İş İstihbaratı
      • İş Kültürü
      • Sektörler
      • Şirketler
    • Ar-Ge
      • Büyük Veri
      • Makine Öğrenimi
      • Veri & Analitikler
      • Yapay Zeka
    • Bilişsel Çalışmalar
      • Davranışsal Bilimler
      • Karar Verme
      • Semantik
    • Çevre
      • Enerji
      • Karbon Emisyonu
      • Sürdürülebilirlik
    • Finans
      • Kişisel Finans
      • Özel Sermaye
      • Risk Sermayesi
      • Yatırım Fonları
    • Geleceğe Dair Çözümler
      • Fikirler
      • Kurgusal Analiz
    • İktisat
      • Makro İktisat
      • Metodoloji
      • Mikro İktisat
    • Jeopolitik
      • Dünya
      • Türkiye
    DataKapital Blog
    Anasayfa » Yatırımın İçin Bölüşüm Feda Edilmek Zorunda Değil
    İktisat

    Yatırımın İçin Bölüşüm Feda Edilmek Zorunda Değil

    makro ihtiyatiYazar : makro ihtiyati27 Nisan 2023Güncelleme : 6 Şubat 2024Yorum yapılmamış3 Dakika
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp VKontakte Email
    Post Keynesyen Ekonomide Bölüşüm
    Paylaş
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Yatırımlar analiz edilirken, Postkeynesyen ekonomide sıklıkla dile getirilen çok kritik bir vurgu var. Enflasyon bölüşümü her zaman etkiler. Bunlar tek başına iyi veya kötü değildir. Bölüşüme etkilerine bakılarak iyi veya kötü denir. Elbette bu kısa vadeli analiz. Postkeynesyenlerde de bu alanda uzun vadeli analiz olmadığı için çıkarım burada bırakılmıştır. Uzun vadede yatırımı artıran politika, bölüşümü bozsa bile toplam refahı arttırır. Bu bölüşümün bozulmasını destekleyen ve olumlu olduğunu belirten bir yargı değildir. Sadece uzun vadeli analize ilişkin bir çıkarımdır.

    Yatırım için bölüşümü feda etmenin bir gereği var mı, tabi ki yok. Trickle down economics veya sermaye birikimcileri bunu savunuyorlar. Bu analizlerde banka, finans sistemi diye bir şey yok. Zenginler kar etsinler ki daha fazla yatırım yapsınlar şeklinde günümüzden tamamıyla kopuk bir düşünce. Bugün hiçbir şirket kar ediyor diye yatırım yapmaz. Cash cow diye tabir edilen sağımlık şirketler deli gibi nakit üretir ama büyüyeceği kadar büyümüştür. Daha fazla yatırım almaz. Bunların karı yatırıma değil, finansal spekülasyona gider ve bütün bir sistemin verimliliğini tehdit eder.

    Lobicilik ve bunlara ilişkin ayak oyunlarıyla rekabetten korunuarak kısıtlanmış sektörlerde sağımlık şirketleri (cash cow) miktarda görmek mümkündür.  Bu şirketlerin de yatırımlarını değerlendirebilecekleri finansal ürünlere ihtiyacı var. Yani sadece bireyler değil şirketler de fonlarını değerlendirecek başka yatırımlara ihtiyaç duyar. Finans sistemi de bunun için var. Sistem yatırımları desteklerse kendisinden bekleneni yapmış olur. Yok, reel yatırımlar yerine finansal yatırımları veya yatırım dışı harcamaları desteklerse sistem çıkmaza girer. Çünkü yatırım dışı harcamalar gelir getirmez. Nette kredi geri ödemesi yapabilmek için borçlunun tüketimini azaltması gerekir. Finansal şartların sıkılaştığı zamanlarda net kredi geri ödemesi yapması gereken borçlulardan bunu başaramayanlar temerrüte düşer. Sistem ağırlıklı yatırım dışı harcamaları finanse ettiyse, geçmiş olsun. Kitlesel batıklar bankaları batırır.

    Yatırım dışı harcamaları fonlayan borçlar üzerinden finansal varlık üretimi sürdürülebilir değildir. Sürdürülebilir olan finansal kaynakların yatırıma yönlendirilmesi. Ne kadar yatırım olursa, varlıklar o kadar sağlam olur. Tabi bunun için de yeterli tüketime ihtiyaç var. Yatırım yapan malını satamazsa batar. Borçla tüketimi desteklemeyeceksek gelirle destekleyeceğiz. Tüketim yetersizliğine izin vermeyeceğiz. Asgari ücret, emekli maaşı, dul yetim maaşı, vatandaşlık maaşı, ev hanımı maaşı emekliliği gibi uygulamalarla üretim kapasitesini değerlendireceğiz. Bunları yaparken kapasitenin üzerine çıkan talebe de izin vermeyeceğiz. Aksi takdirde enflasyon bugün olduğu gibi yükselir. Bir taraftan yatırımları desteklerken, diğer taraftan o yatırımlarla artan üretim kapasitesine karşılık gelecek bir talep oluşturacağız. Üretim kapasitesi genişlemesi ile talep artışı eş anlı gidecek. İktisat politikasının başarısı bu ikisini eş anlı büyütebilme performansı ile ölçülür. O noktaya gelebilmek için önce yatırımları destekleyen bir finans sistemi kurgusuna ihtiyaç var. Salt doğal büyüme mantığı ile arz kısıtları Türkiye’de hiçbir zaman son bulmaz.

    Bölüşüm Emek Post Keynesyen Yatırım
    Paylaş. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp Email
    Önceki İçerikGiffen Paradoksu
    Sonraki İçerik Yapay Sinir Ağları Nedir ve Nasıl Çalışır?

    Benzer İçerikler

    Türkiye'de enflasyon

    Enflasyon Neden Düşmedi? Türkiye Ekonomisi’nde Politika Hataları ve Riskler

    17 Nisan 2025
    Bankacılık CAMELS Analizi

    Bankacılık Sektöründe CAMELS Analizi

    1 Mart 2025
    Yeni Ekonomi Politikası

    2023 Haziran-2024 Şubat Ekonomi Politikası Değerlendirmesi

    1 Nisan 2024
    Yeni Ekonomi Modeli Nedir?

    Yeni Ekonomi Modeli Neden İstenen Neticeyi Vermedi?

    22 Şubat 2024
    Yorum Yap Cancel Reply

    Güncel yazılar

    Borsa İstanbul FK Oranları
    Katılım Endeksi Hisseleri (XKTUM) – F/K Oranları Nisan 2025
    22 Nisan 2025
    Türkiye'de enflasyon
    Enflasyon Neden Düşmedi? Türkiye Ekonomisi’nde Politika Hataları ve Riskler
    17 Nisan 2025
    Datakapital Etki skoru hesaplama yöntemi influencer
    Datakapital Beta 1.01 Güncelleme Notları
    16 Nisan 2025
    Tuprs Hisse Sentiment Analizi
    TUPRS – Tüpraş Hisse Analizi – 9 Nisan 2025
    9 Nisan 2025
    • Facebook
    • Twitter
    • Instagram
    • YouTube

    Popüler yazılar

    Borsa İstanbul FK Oranları Finans
    Katılım Endeksi Hisseleri (XKTUM) – F/K Oranları Nisan 2025
    Yazar : Hakan Kara22 Nisan 20250

    2025 yılı birinci çeyrek bilançoları açıklanmadan önce Katılım Endeksi hisseleri (XKTUM) F/K oranlarını, özkaynak ve…

    Türkiye'de enflasyon

    Enflasyon Neden Düşmedi? Türkiye Ekonomisi’nde Politika Hataları ve Riskler

    17 Nisan 2025
    Datakapital Etki skoru hesaplama yöntemi influencer

    Datakapital Beta 1.01 Güncelleme Notları

    16 Nisan 2025
    Tuprs Hisse Sentiment Analizi

    TUPRS – Tüpraş Hisse Analizi – 9 Nisan 2025

    9 Nisan 2025

    Hakkımızda

    Datakapital A.Ş alternatif veri kaynaklarını, makine öğrenimi disiplinleriyle işleyerek kullanıcılar için çeşitli alanlarda veri bazlı karar destek sistemleri üretir. Alternatif veri vurgusu firmanın vizyonunu belirgin bir şekilde ortaya koyan önemli bir detaydır. Araştırma alanı fark etmeksizin konuya her zaman doğrusal ve konvansiyonel olmayan verileri tespit ederek ve bunları merkeze alarak yaklaşmaya çalışırız.

    Güncel yazılar

    Borsa İstanbul FK Oranları

    Katılım Endeksi Hisseleri (XKTUM) – F/K Oranları Nisan 2025

    22 Nisan 2025
    Türkiye'de enflasyon

    Enflasyon Neden Düşmedi? Türkiye Ekonomisi’nde Politika Hataları ve Riskler

    17 Nisan 2025

    Kategoriler

    • İktisat
    • Ar-Ge
    • İş
    • Finans
    • Bilişsel Çalışmalar
    • Çevre
    • Jeopolitik
    • Geleceğe Dair Çözümler
    Facebook X (Twitter) Instagram Pinterest
    • DataKapital
    • Bist
    • Raporlar
    • Blog
    • Fikri Haklar
    • Hakkımızda
    • İletişim
    © 2025 DataKapital

    Yukarıya yazın ve aramak için Enter tuşuna basın. İptal etmek için Esc tuşuna basın.

    Go to mobile version