Yazar: makro ihtiyati

Politika faizi içsel midir yoksa dışsal mı?Türkçesi, Merkez Bankaları faizi istedikleri düzeyde belirleyebilir mi? Bir taraf belirleyebilir, fiilen de öyle olduğunu görüyoruz diyor. Gerçekten, merkez bankaları faizi nereye getirirse, piyasa faizleri de onu takip ediyor. Bunun başka türlü olması da beklenemez. Merkez Bankası faizi düşürdüğünde, piyasa faizleri yüksek kalıyorsa, banka gider merkez bankasından borçlanır. Diğer bankalar da faizlerini bankalar arası piyasada düşürmek zorunda kalır. Banka, merkez bankasına ödediği faizin çok üzerinde mevduat faizi vermeyeceğinden, mevduat faizleri de politika faizini takip eder. Tabi Merkez Bankası mevduat faizleri politika faizinden yüksek olsun diye mevduat hedefleri belirlemediyse. Merkez bankalarının faizleri istediği yere getirdiğini…

Read More

Tasarruf ve yatırım, iktisatçılar arasında farklı manalarda kullanılabiliyor. Biz bu yazıda, kavramların ulusal gelir hesaplamalarında kullanılan tanımları üzerinden gideceğiz. Bu tanımlar, yeterli ve iktisadi analizlere ışık tutabilecek özelikte. Yatırım deyince, reel yatırımları anlayacağız. Tasarruf, reel yatırımlar ve verilen borçların toplamına deniyor. Bir başka deyişle, kişi reel yatırım veya borç satın alarak tasarruf edebilir. Satın alınan borçlara, finansal yatırım adı da verilebildiğinden, tasarruf, reel ve finansal yatırımların toplamıdır da denebilir. Kavramları yerli yerine oturttuktan sonra, anlaşmazlık noktalarına geçebiliriz. Tasarruf ve yatırım, uzun dönemde karşılaştığımız trendleri açıklamada kullanılır. 1980 sonrası, düşen faiz trendini tasarruf arz ve talebi üzerinden anlayabiliriz. Ex post, yani…

Read More

Oligopol piyasa, az sayıda firmanın bulunduğu piyasa türüdür. Bu piyasada firma sayısının az olması firmaların birbirlerinden üretim, reklam, fiyat gibi konularda etkilenmesine sebep olur. Bu durum ‘karşılıklı bağımlılık’ olarak adlandırılır. Bu tip piyasalarda monopol piyasada olduğu gibi yüksek giriş engelleri vardır. iyasada üretilen ürün, tam rekabet piyasasında olduğu gibi homojen, monopol piyasada olduğu gibi farklılaştırılmış mal olabilir.  Az sayıda firmanın homojen bir malı ürettiği ve sattığı piyasaya ‘Saf Oligopol’ denir. Ham petrol üretimi saf oligopole örnek verilebilir. Aynı şekilde az sayıda firmanın farklılaştırılmış mal ürettiği piyasaya ise ‘Farklılaştırılmış Oligopol’ denir. Bilgisayar, otomobil vb. ürünlerin üretimi ise bu tip piyasaya örnek…

Read More

Ana akım politika Enflasyon Ana akım politika, enflasyonu negatif çıktığı açığı vererek düşürür. Negatif çıktı açığı, fiili hasıla potansiyel hasılanın altında kaldığında verilir. Ekonomi potansiyel büyüme oranında büyüdüğünde enflasyon mevcut seviyesini korur. Bu durumda, çıktı açığı veya fazlası oluşmaz. Potansiyelin üzerinde büyümede çıktı fazlası oluşur, enflasyon yükselir. Potansiyelin altında büyümede çıktı açığı oluşur, enflasyon düşer. Potansiyelin üzerindeki büyümede, talep güçlüdür. Satıcılar, maliyet artışlarını fiyatlara yansıtmaktan çekinmez. Talebin zayıf seyrettiği bir durumda, satıcılar fiyatlarını yükseltmekte tereddüt eder. Maliyet artışlarını sineye çekerek kâr marjından karşılar. Bir ülkenin uzun dönem ortalama büyüme oranı potansiyel büyüme oranı olarak kabul edilir. Türkiye’nin uzun dönem büyüme…

Read More

Öncelike yatırımların kredilerden aldığı pay nasıl artmaz? Türkiye’nin yatırım oranı daha çok tasarruf ederek artmaz. I=S+NX denklemi yanlış anlaşılıyor. Bu denklem, yatırım (I) tasarruf (S) edilerek artar demek değil. Ülke yatırım yaptıkça, tasarruflarını arttırır demek. Ülkeler yatırım yaparak veya başka ülkelere borç vererek tasarruf eder. Bugün yatırımlar kredi ile yapılıyor. Finansman yatırıma aktarıldıkça, yatırımlar artar. Yatırımlar artınca tasarruflar da artar. Yatırımların kredilerden aldığı pay arttıkça, yatırım oranı artar. Yatırım oranının artması neden önemli? Bizim gibi arz yetmezliği yaşayan ekonomilerde, arzın talebi karşılayabilmesi için üretim kapasitesinin artması gerekiyor. Onun için de yatırım gerekli. Yatırımlar artmadan cari açığı ve enflasyonu kalıcı düşürmek…

Read More

Para üretimi sadece ulusal parayla sınırlı değildir. Türkiye’deki bankalar TL bastıkları gibi döviz de basabilirler. 2018 öncesi basıyorlardı da. Döviz geliri olmayan firmaların döviz kredisi almalarının yasaklandığı Nisan 2018’de döviz kredisi bakiyesi 186 milyar dolardı. Bugün bu rakam 127 milyar dolar. Bankalar dışarıdan likidite temin etmeden döviz kredisi veremiyorsa, bankaların şu anda 127 milyar ABD doları döviz likiditesi mi var? 2018 yılında bankaların 186 milyar ABD doları döviz likiditesi mi vardı? Bankalar, 2018 öncesi olduğu gibi bugün de döviz kredisi vererek döviz basmaya devam edebilir. Likiditeye banka ölçeğinde bakılmaz, ülke ölçeğinde bakılır. Ülkenin döviz likiditesi yetersizse, buna çözüm aranır. Bankacılık…

Read More

Döviz basma işlemini sadece ABD bankaları yapmaz. Bizim bankalarımız da döviz basar. Bu döviz içeride iş görür. Bununla ithalat yapılmaz. Bankaların bastığı dövizle KKM’de benzer özellikteler. KKM’de içeride iş görür ama yurtdışına KKM gönderip ithalat yapamazsınız. Bu nasıl döviz böyle? İthalat yapılamıyorsa, bu dövizi kim neden alsın? Bu döviz kur arttığında kazanmanızı sağlar. İçeride de dövizden beklenen budur. İçeride, döviz bir tarafın döviz açık pozisyona geçmesiyle basılır. KKM’de açık pozisyona geçen taraf devlet. Kur artınca, KKM sahibinin kur artışından kazancı devlet tarafından karşılanıyor. KKM’nin çalışmasını anlamayan kalmadı ama aynı şeyi döviz kredisi vererek bankalar döviz basarken söyleyemiyoruz. Döviz kredisinde de…

Read More

Kredi politikası hakkında konuşulurken pek çoğumuzun aklına hedefli krediler, sektörel ayrımlar geliyor. Burada ele almaya çalıştığımız konu ise bu değil, çok daha makro bir yaklaşım. Krediler içinde yatırımların aldığı payı artıran bir planlamaya ihtiyaç var. Ülkede, başarılı olabilecek her yatırım ihtiyaç duyduğu finansmana kolaylıkla ulaşabilmeli. Bu yatırımlar arasında ise yazının en sonunda bahsettiğimiz istisnalar dışında ayrım olmamalı. İhracatı arttırıyor veya ithalatı ikame ediyor diye bir yatırıma öncelik verilmemeli. Önce ülke ölçeğinde yatırımın kişilerin yatırımından farkı üzerine düşüneceğiz. Ülke ölçeğinde yatırım yapmak aslında tüketimden vazgeçmek değil. Kişiler için bugün yatırım yapmak aynı zamanda tasarruf etmek demek. Bugün yatırım yapıyorsanız, tüketiminizden kısmış…

Read More

Cari açık Haziran başından bu yana ABD doları kurundaki 7 TL yükseliş ithalatın düşmesini, ihracatın yükselmesini teşvik edecektir. Ancak, kurdaki yükselişin 6 TL’sinin bir aya sıkışması, kurdan enflasyona geçişi güçlendirerek, cari açık üzerindeki etkinin kısa sürmesine yol açacaktır. Dolar kuru, yükselişin ardından tekrar sabitlenmiştir. Dolar kuru sabitken, kur artışının yurtiçi fiyatlara geçmesiyle, TL tekrar değerlenecek ve cari açıkta ilk duruma geri dönülecektir. Sıkı maliye ve para politikası, cari açığın daralmasına hizmet edecektir. Sıkılaşma etkileri hissedildikten sonra döviz kurlarında yükseliş gerçekleşseydi, kurdan enflasyona geçişler çok daha zayıf olurdu. Rezervler TCMB rezervleri Haziran başından bu yana 15 milyar ABD doları artmıştır. Rezerv…

Read More

Politika faizi, ekonomik duruma uygun olmayacak şekilde yanlış bir yerde belirlendiğinde bir gelir ve servet aktarım aracına dönüşebilir. Sadece pozitif reel faiz değil, negatif reel faiz de fakirden zengine gelir ve servet aktarımına alet olur. Pozitif reel faizin nasıl zengini daha zengin ettiği bilinir. Varlıklı kesim, parasını mevduata koyar ve enflasyonun üzerinde getiri alır. Ekonomide, hepimiz hasılaya gelirlerimiz kadar ortağız. Gelirimiz arttığında hasıladan daha büyük bir pay alıyoruz. Pozitif reel faiz de varlıklı kesimin gelirini ve hasıladan aldığı payı artırır. Negatif reel faizin gelir ve servet dağılımını bozucu etkisi daha az bilinir. Bugün herkeste bir kredi kartıF olduğundan, sanki herkes…

Read More