Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Katılım Endeksi Hisseleri (XKTUM) – F/K Oranları Nisan 2025

    22 Nisan 2025

    Enflasyon Neden Düşmedi? Türkiye Ekonomisi’nde Politika Hataları ve Riskler

    17 Nisan 2025

    Datakapital Beta 1.01 Güncelleme Notları

    16 Nisan 2025
    Facebook Twitter Instagram
    DataKapital Blog
    Facebook Twitter Instagram
    • İş
      • İş İstihbaratı
      • İş Kültürü
      • Sektörler
      • Şirketler
    • Ar-Ge
      • Büyük Veri
      • Makine Öğrenimi
      • Veri & Analitikler
      • Yapay Zeka
    • Bilişsel Çalışmalar
      • Davranışsal Bilimler
      • Karar Verme
      • Semantik
    • Çevre
      • Enerji
      • Karbon Emisyonu
      • Sürdürülebilirlik
    • Finans
      • Kişisel Finans
      • Özel Sermaye
      • Risk Sermayesi
      • Yatırım Fonları
    • Geleceğe Dair Çözümler
      • Fikirler
      • Kurgusal Analiz
    • İktisat
      • Makro İktisat
      • Metodoloji
      • Mikro İktisat
    • Jeopolitik
      • Dünya
      • Türkiye
    DataKapital Blog
    Anasayfa » Kredi Genişlemesi Enflasyona Yol Açar Mı?
    İktisat

    Kredi Genişlemesi Enflasyona Yol Açar Mı?

    makro ihtiyatiBy makro ihtiyati14 Mart 2023Updated:14 Mart 2023Yorum yapılmamış3 Dakika Okuma
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp VKontakte Email
    Kredi Genişlemesi Enflasyona Yol Açar mı?
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Koronaya karşı kredi genişlemesine gitmek enflasyona yol açar mı? Cevabımız, krizden çıkış aşaması için hayır. Ekonomi yönetiminin iki amacı vardır: Üretim kapasitesini korumak ve üretim kapasitesine karşılık gelecek talebi oluşturmak. Kredi genişlemesi ile işletmeleri ayakta tutarsınız ve onların mallarını satın alacak talebi oluşturursunuz.

    Talep üretim kapasitesini aşmadığı sürece enflasyonist etki ortaya çıkmaz. İki amaç başarıldığında talep üretim kapasitesini aşmaz ve enflasyon da artmaz. Öncelikle enflasyon nasıl oluşur, onu açıklamalıyız. Enflasyon talep üretim kapasitesini aştığında oluşur. Burada dikkat edilmesi gereken, üretimi değil üretim kapasitesini aştığında oluşması. Arz ve talep birbirine eşittir. Ama üretici kapasitesini aşıp da üretim yapmaya başladığında fiyatları artırır.

    Çünkü kapasite üzerinde üretim yapmak maliyetleri artırır. Bu durumda yapılması gereken temelde üretim kapasitesinin üzerinde bir talep oluşturmamaktır. Bu cümleden ilk etapta sadece talebin kontrol edilmesi gerektiği anlaşılır. Halbuki üretim kapasitesini muhafaza etmek de aynı ölçüde önemli. Üretim kapasiteniz düşerse talebi de aynı ölçüde düşürmek zorunda kalırsınız. Üstelik kapasite kalıcı düşerse talebi de kalıcı şekilde düşürmek gerekir.

    Üretim kapasitesinin kalıcı düşmesi demek işletmelerin batması demektir. Enflasyon açısından talep yönetiminden de öncelikli olarak üretim kapasitesini muhafaza etmek gelir. Çünkü kaybolan talep eski haline kolayca getirilir.

    Ancak batan bir şirketi tekrar kurmak çok zordur. Şirketler batarken varlıkları yok pahasına satılır. Ama tekrar kurulacağı zaman çok daha yüksek bir maliyetle karşılaşılır. Bu yüzden enflasyonun kontrolü için birinci şart üretim kapasitesini korumaktır.

    Bir örnek üzerinden anlatalım. Bir ekonominin toplam üretim kapasitesi 100 TL olsun. Enflasyon olmaması için bu ekonomide en fazla 100 TL talep oluşması gerekir. 95 TL talep enflasyonu düşürür, 105 TL talep yükseltir.

    Peki 50 TL talep ne yapar? Cevap çok ilginç, enflasyonu önce düşürür, sonra kalıcı bir şekilde yükseltir. Neden? Çünkü 50 TL talep karşısında işletmelerin bir kısmı hayatta kalamaz, iflas eder veya kapanır. İşletmeler kapanana kadar enflasyonun çok sert düştüğünü görürüz. Ancak talep 50’de kalmaya devam ederse üretim kapasitesi de düşmeye başlar. Diyelim ki kapasite 100’den 80’e düştü. Bu ekonomide artık enflasyon sınırı 80’dir.

    Eskiden 100 TL üzeri talep enflasyona yol açarken bundan sonra 80 TL üzeri talep enflasyona yol açacaktır. Talebi 100’e çekince üretim de o noktaya gelir diye düşünebilirsiniz. Maalesef öyle olmaz.

    Üretim kapasitesini enflasyona yol açarak arttırmaya kalkarsanız bir yerden sonra korkunç bir enflasyona doğru gidersiniz. Bu tür denemeler Türkiye’de 2000’lere kadar yapıldı ve asla müspet bir netice alınamadı. Bu yüzden önce üretim kapasitesini artırmak zorundasınız.

    Kredi genişlemesi ile işletmeler ayakta tutulursa öncelikle üretim kapasitemizi koruyacağız. Tabi, talebi canlandırmak için de kredi genişlemesine gideriz. Şimdi kredi genişlemesi ne zaman enflasyona yol açar, cevaplayabiliriz.

    100 TL üretim kapasitesi korunduğunda talebi 100 TL’ye kadar çekebiliriz. Talep 101 TL olan kadar enflasyonist etki söz konusu olmaz. Enflasyonist etki söz konusu olursa bunun çözümü çok basittir, yaptığınızın tersini yapmak, kredileri bir miktar daraltmak.  Enflasyon hastalığı gecikmeli tedavi edilebilir; ancak durgunluk için aynısı söylenemez. Durgunluk uzadıkça şirketler batar, beklentiler kötüleşir. Batan şirketleri geri getiremezsiniz. Kaybolan üretim kapasitesini yerine koymanız yıllar alır.

    Kaybettiğiniz üretim kapasitesi nispetinde milli hasıla kalıcı düşer. Benzer şekilde daralan talebi de kolay canlandıramazsınız. Tüketici güveni bir kez düştüğünde kredi kanalı açık da olsa tüketim kredisi talebi oluşmayabilir.

    Bu nedenlerle, korona gibi sert talep şoklarında enflasyondan korkmamalıyız. Aksine enflasyon talebin istenilen düzeye geldiğinin bir göstergesi. Enflasyonu gördüğünüzde önce sevinebilir sonra da enflasyonu düşürürsünüz.

    Arz-Talep Enflasyon Makro İhtiyati
    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp Email
    Previous ArticleEğitim Teknolojilerine Yapılan Yatırımlar Artıyor
    Next Article Covid Doları Tahtından İndirir Mi?
    makro ihtiyati

    Related Posts

    Enflasyon Neden Düşmedi? Türkiye Ekonomisi’nde Politika Hataları ve Riskler

    17 Nisan 2025

    Bankacılık Sektöründe CAMELS Analizi

    1 Mart 2025

    2023 Haziran-2024 Şubat Ekonomi Politikası Değerlendirmesi

    1 Nisan 2024

    Yeni Ekonomi Modeli Neden İstenen Neticeyi Vermedi?

    22 Şubat 2024

    Leave A Reply Cancel Reply

    Güncel yazılar

    Katılım Endeksi Hisseleri (XKTUM) – F/K Oranları Nisan 2025

    22 Nisan 2025

    Enflasyon Neden Düşmedi? Türkiye Ekonomisi’nde Politika Hataları ve Riskler

    17 Nisan 2025

    Datakapital Beta 1.01 Güncelleme Notları

    16 Nisan 2025

    TUPRS – Tüpraş Hisse Analizi – 9 Nisan 2025

    9 Nisan 2025
    • Facebook
    • Twitter
    • Instagram
    • YouTube
    Popüler yazılar
    Finans

    Katılım Endeksi Hisseleri (XKTUM) – F/K Oranları Nisan 2025

    By Hakan Kara22 Nisan 20250

    2025 yılı birinci çeyrek bilançoları açıklanmadan önce Katılım Endeksi hisseleri (XKTUM) F/K oranlarını, özkaynak ve…

    Enflasyon Neden Düşmedi? Türkiye Ekonomisi’nde Politika Hataları ve Riskler

    17 Nisan 2025

    Datakapital Beta 1.01 Güncelleme Notları

    16 Nisan 2025

    TUPRS – Tüpraş Hisse Analizi – 9 Nisan 2025

    9 Nisan 2025
    Hakkımızda

    Datakapital A.Ş alternatif veri kaynaklarını, makine öğrenimi disiplinleriyle işleyerek kullanıcılar için çeşitli alanlarda veri bazlı karar destek sistemleri üretir. Alternatif veri vurgusu firmanın vizyonunu belirgin bir şekilde ortaya koyan önemli bir detaydır. Araştırma alanı fark etmeksizin konuya her zaman doğrusal ve konvansiyonel olmayan verileri tespit ederek ve bunları merkeze alarak yaklaşmaya çalışırız.

    Güncel yazılar

    Katılım Endeksi Hisseleri (XKTUM) – F/K Oranları Nisan 2025

    22 Nisan 2025

    Enflasyon Neden Düşmedi? Türkiye Ekonomisi’nde Politika Hataları ve Riskler

    17 Nisan 2025
    New Comments
      Facebook Twitter Instagram Pinterest
      • Ana Sayfa
      © 2025 ThemeSphere. Designed by ThemeSphere.

      Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.