Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    What's Hot

    Katılım Endeksi Hisseleri (XKTUM) – F/K Oranları Nisan 2025

    22 Nisan 2025

    Enflasyon Neden Düşmedi? Türkiye Ekonomisi’nde Politika Hataları ve Riskler

    17 Nisan 2025

    Datakapital Beta 1.01 Güncelleme Notları

    16 Nisan 2025
    Facebook Twitter Instagram
    DataKapital Blog
    Facebook Twitter Instagram
    • İş
      • İş İstihbaratı
      • İş Kültürü
      • Sektörler
      • Şirketler
    • Ar-Ge
      • Büyük Veri
      • Makine Öğrenimi
      • Veri & Analitikler
      • Yapay Zeka
    • Bilişsel Çalışmalar
      • Davranışsal Bilimler
      • Karar Verme
      • Semantik
    • Çevre
      • Enerji
      • Karbon Emisyonu
      • Sürdürülebilirlik
    • Finans
      • Kişisel Finans
      • Özel Sermaye
      • Risk Sermayesi
      • Yatırım Fonları
    • Geleceğe Dair Çözümler
      • Fikirler
      • Kurgusal Analiz
    • İktisat
      • Makro İktisat
      • Metodoloji
      • Mikro İktisat
    • Jeopolitik
      • Dünya
      • Türkiye
    DataKapital Blog
    Anasayfa » Toplam Milli Gelir Ölçümünde Nominal – Satın Alma Gücü Paritesi Iraksaması
    İktisat

    Toplam Milli Gelir Ölçümünde Nominal – Satın Alma Gücü Paritesi Iraksaması

    Tan HaskolBy Tan Haskol24 Mart 2023Updated:12 Haziran 2024Yorum yapılmamış5 Dakika Okuma
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp VKontakte Email
    Satın Alma gücü paritesi
    Share
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Satın alma gücü paritesi ve nominal ölçüm arasındaki sapmalar ok tartışıldı. Türkiye’nin ekonomik performansı ve performansın önündeki engeller de uzun süredir bu gündemdeki tartışma konularından birisi. Toplam milli gelirin büyümesi veya küçülmesi üzerinden yapılan tartışmalar ve sunulan argümanlar iki ayrı ölçüm metodunu karşı karşıya getiriyor. Bu metotlardan ilki olan nominal değerleme yöntemine göre bir ülkenin gayri safi milli hasılası ölçülen dönem içerisinde üretilen mal ve hizmetlerin toplam piyasa değeri ile ölçülüyor. Ülkelerin nominal gayri safi milli hasılası birbiriyle mukayese edilirken elde edilen değer dolara dönüştürülerek tek bir para birimi üzerinden mukayese sağlanıyor.

    Bu ölçüm yöntemine göre Türkiye geçtiğimiz bir kaç on yılda ciddi bir ilerleme kaydetmemiş gibi duruyor. Dolar bazında nominal değerleme yöntemine göre Dünya Bankası 2021 yılı için en büyük ekonomiye sahip 50 ülkenin nominal gayri safi milli hasılasını şu şekilde tahminlemiş;

    Ülke X Milyon ($)
    Birleşik Devletler 22,675,271
    Çin 16,642,318
    Japonya 5,378,136
    Almanya 4,319,286
    Birleşik Krallık 3,124,650
    Hindistan 3,049,704
    Fransa 2,938,271
    İtalya 2,106,287
    Kanada 1,883,487
    Güney Kore 1,806,707
    Rusya 1,710,734
    Avustralya 1,617,543
    Brezilya 1,491,772
    İspanya 1,461,552
    Meksika 1,192,480
    Endonezya 1,158,783
    Hollanda 1,012,598
    İsviçre 824,734
    Suudi Arabistan 804,921
    Türkiye 794,530
    Tayvan 759,104
    İran 682,859
    Polonya 642,121
    İsveç 625,948
    Belçika 578,996
    Tayland 538,735
    Nijerya 514,049
    Avusturya 481,796
    İrlanda 476,663
    İsrail 446,708
    Norveç 444,519
    Arjantin 418,150
    Filipinler 402,638
    Birleşik Arap Emirlikleri 401,513
    Mısır 394,284
    Danimarka 392,570
    Malezya 387,093
    Bangladeş 378,634
    Singapur 374,394
    Hong Kong 368,633
    Vietnam 354,868
    Güney Afrika 329,529
    Şili 307,938
    Finlandiya 300,484
    Kolombiya 295,610
    Romanya 289,130
    Çek Cumhuriyeti 276,109
    Pakistan 262,799
    Portekiz 257,391
    Yeni Zelanda 243,332

     

    1990’dan bu yana Türkiye 16. ve 20. sıralar arasında pozisyon alıyor. 2021 yılı itibariyle nominal değerlemede 20.sırada. Diğer taraftan diğer ölçüm metodu olan satın alma paritesine göre düzeltilmiş GSYİH hesaplama yöntemine göre her yıl yükseliyor. Satın alma gücü paritesine göre yapılan hesaplama basitçe, elde edilen gelirin kendi ülkesinde harcandığı varsayımına dayanan bir hesaplama yöntemidir ve ülkeler arasındaki kurdan kaynaklanan finansal satın alma gücü farklılıklarını düzelterek milli geliri ölçer. Bu yöntem gayri safi hasılanın daha fazla mal ve hizmet üretim odaklı ölçülmesini sağlar. Yönteme göre yapılan ölçümde yine Dünya Bankasının 2021 yılı için tahminlediği liste aşağıdaki şekilde;

    Ülke X Milyon ($)
    Çin 26,656,766
    Birleşik Devletler 22,675,271
    Hindistan 10,207,290
    Japonya 5,585,786
    Almanya 4,743,673
    Rusya 4,328,122
    Endonezya 3,507,239
    Brezilya 3,328,459
    Fransa 3,231,927
    Birleşik Krallık 3,174,921
    Türkiye 2,749,570
    Meksika 2,613,797
    İtalya 2,610,563
    Güney Kore 2,436,872
    Kanada 1,978,816
    İspanya 1,959,037
    Suudi Arabistan 1,705,519
    Avustralya 1,415,564
    Tayvan 1,403,663
    Polonya 1,363,766
    Mısır 1,346,225
    Tayland 1,329,324
    İran 1,148,580
    Vietnam 1,148,054
    Nijerya 1,116,255
    Pakistan 1,110,075
    Hollanda 1,055,502
    Arjantin 1,015,008
    Filipinler 1,000,617
    Malezya 978,781
    Bangladeş 966,485
    Kolombiya 780,262
    Güney Afrika 753,113
    Birleşik Arap Emirlikleri 683,182
    İsviçre 660,862
    Romanya 636,481
    Belçika 623,720
    Singapur 600,063
    İsveç 589,751
    Ukrayna 576,106
    Kazakistan 526,746
    Avusturya 517,860
    Cezayir 514,748
    İrlanda 500,270
    Şili 491,535
    Hong Kong 472,395
    Çek Cumhuriyeti 460,933
    Peru 439,262
    Irak 413,316
    İsrail 399,488

     

    Düzeltilmiş satın alma paritesine göre ise Türkiye 2021 yılı itibariyle dünyanın en büyük 11.ekonomisi ve 2000’li yıllardan bu yana yükselmeye devam ediyor. Burada ilginç olan nominal GSYİH ile satın alma paritesi arasındaki ıraksama. Bu ıraksamayı tespit etmek için yine dünyanın en büyük 50 ekonomisinin satın alma gücü paritesine göre düzeltilmiş ekonomik büyüklüğünü, nominal GSYİH büyüklüğüne böldük. Liste şu şekilde;

    Ülke SAGP/Nominal Iraksama
    Pakistan 4.22
    Türkiye 3.46
    Mısır 3.41
    Hindistan 3.35
    Vietnam 3.24
    Endonezya 3.03
    Kolombiya 2.64
    Bangladeş 2.55
    Rusya 2.53
    Malezya 2.53
    Filipinler 2.49
    Tayland 2.47
    Arjantin 2.43
    Güney Afrika 2.29
    Brezilya 2.23
    Romanya 2.20
    Meksika 2.19
    Nijerya 2.17
    Polonya 2.12
    Suudi Arabistan 2.12
    Tayvan 1.85
    BAE 1.70
    İran 1.68
    Çek Cumhuriyeti 1.67
    Singapur 1.60
    Çin 1.60
    Şili 1.60
    Portekiz 1.44
    Güney Kore 1.35
    İspanya 1.34
    Hong Kong 1.28
    İtalya 1.24
    Fransa 1.10
    Almanya 1.10
    Belçika 1.08
    Avusturya 1.07
    Kanada 1.05
    İrlanda 1.05
    Hollanda 1.04
    Japonya 1.04
    İngiltere 1.02
    ABD 1.00
    Finlandiya 0.95
    İsveç 0.94
    Yeni Zelanda 0.93
    Danimarka 0.91
    İsrail 0.89
    Avustralya 0.88
    Norveç 0.84
    İsviçre 0.80

     

    Türkiye bu orana göre (SAGP/Nominal) dünyada ikinci sırada. Peki bu farklılık/ıraksama bize ne anlatıyor? SAGP’ye göre ölçülen bir ekonomi büyüyorsa ya üretim artıyordur ya da ülkeye para girişi olmadığı için üretim araçlarının ve mal ve hizmetlerin fiyatı küresel ölçekte sürekli düşüyordur. Bunlardan sadece bir tanesinin değişmesi SAGP ve nominal ölçüm arasındaki farkı üç katı gibi anormal bir seviyeye getirmek için yeterli değil. Türkiye içinse bu rakam 3.46

    Aşikar bir şekilde Türkiye ekonomisi üretken ancak, üretim araçlarının ve diğer varlıkların market kapitalizasyon değeri çok düşük. Bununda temel sebebi ülke varlıklarına doğrudan sermaye yatırımı girmemesi olabilir. Yani ekonomi üretken ancak finansal olarak destabil veya kasıtlı olarak büyük bir sermaye blokajı ve kur baskısı var. En makul tahminse bunların tamamının bir arada olduğu.

    Listede ilk 10’a giren ülkelerin pek çoğu yukarıdaki tanımlamaya uyuyor. İlk sırayı paylaşanların çoğu gelişmekte olan ülke kategorisinde olan üretken ekonomiler. Ek olarak üretken olmasına rağmen ekonomileri ya finansal olarak destabil (örn: Mısır) ya da farklı sebeplerden sermaye akımları iyi değil.

    Listenin en altında olan ekonomilerde ise durum tam tersi örneğin bu değerin 1.00’in altında olduğu ender ekonomilerden biri İsrail. İsrail’in yurt içi üretimi çok yüksek olmamasına rağmen ekonominin nominal değeri çok büyük. Temel sebep uluslararası sermaye akımlarının yüksek olması örn: Askeri yardımlar, kolay kredi akışları diğer teşvikler vb. gibi

    İsviçre beklendiği gibi listede en son sırada bulunuyor. Dünyanın finans merkezi diyebileceğimiz bu ülke de ise önceki örneklerin aksine üretim düşük ancak sermaye akımları çok yüksek o yüzden ekonominin nominal büyüklüğü ile SAGP’ne göre düzeltilmiş büyüklüğü arasında uçurum var.

    Oranlardaki ıraksama birden fazla parametreye bağlı olsa da ekonominin üretkenliği ile bu üretkenlikten elde ettiği finansal avantaj hakkında önemli bir fikir veriyor. Oranın yüksek olduğu ülkeler farklı sebeplerden daha fazla üreten ve daha düşük finansal avantaj elde eden ülkeler, düşük olanlarsa tam tersi.

    Gayri Safi Yurtiçi Hasıla GSYİH SAGP Satın Alma Gücü Paritesi
    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp Email
    Previous ArticleMarket Yamyamlığı
    Next Article Sanayi Devriminin Osmanlı Donanması Üzerine Etkileri ve Günümüze Yansımaları
    Tan Haskol

    Related Posts

    Enflasyon Neden Düşmedi? Türkiye Ekonomisi’nde Politika Hataları ve Riskler

    17 Nisan 2025

    Bankacılık Sektöründe CAMELS Analizi

    1 Mart 2025

    2023 Haziran-2024 Şubat Ekonomi Politikası Değerlendirmesi

    1 Nisan 2024

    Yeni Ekonomi Modeli Neden İstenen Neticeyi Vermedi?

    22 Şubat 2024

    Leave A Reply Cancel Reply

    Güncel yazılar

    Katılım Endeksi Hisseleri (XKTUM) – F/K Oranları Nisan 2025

    22 Nisan 2025

    Enflasyon Neden Düşmedi? Türkiye Ekonomisi’nde Politika Hataları ve Riskler

    17 Nisan 2025

    Datakapital Beta 1.01 Güncelleme Notları

    16 Nisan 2025

    TUPRS – Tüpraş Hisse Analizi – 9 Nisan 2025

    9 Nisan 2025
    • Facebook
    • Twitter
    • Instagram
    • YouTube
    Popüler yazılar
    Finans

    Katılım Endeksi Hisseleri (XKTUM) – F/K Oranları Nisan 2025

    By Hakan Kara22 Nisan 20250

    2025 yılı birinci çeyrek bilançoları açıklanmadan önce Katılım Endeksi hisseleri (XKTUM) F/K oranlarını, özkaynak ve…

    Enflasyon Neden Düşmedi? Türkiye Ekonomisi’nde Politika Hataları ve Riskler

    17 Nisan 2025

    Datakapital Beta 1.01 Güncelleme Notları

    16 Nisan 2025

    TUPRS – Tüpraş Hisse Analizi – 9 Nisan 2025

    9 Nisan 2025
    Hakkımızda

    Datakapital A.Ş alternatif veri kaynaklarını, makine öğrenimi disiplinleriyle işleyerek kullanıcılar için çeşitli alanlarda veri bazlı karar destek sistemleri üretir. Alternatif veri vurgusu firmanın vizyonunu belirgin bir şekilde ortaya koyan önemli bir detaydır. Araştırma alanı fark etmeksizin konuya her zaman doğrusal ve konvansiyonel olmayan verileri tespit ederek ve bunları merkeze alarak yaklaşmaya çalışırız.

    Güncel yazılar

    Katılım Endeksi Hisseleri (XKTUM) – F/K Oranları Nisan 2025

    22 Nisan 2025

    Enflasyon Neden Düşmedi? Türkiye Ekonomisi’nde Politika Hataları ve Riskler

    17 Nisan 2025
    New Comments
      Facebook Twitter Instagram Pinterest
      • Ana Sayfa
      © 2025 ThemeSphere. Designed by ThemeSphere.

      Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.